portrait

Mehmet Ali Kümüş

Pendik, Turkey

Translate From: English (EN)

Translate To: Turkish (TR)

713

Words Translated

0

Terms Translated

Mehmet’s Selected Translation Work

Terms and text shown below represent Mehmet’s contributions to TermWiki.com, a free terminology website and knowledge resource for the translation community.

English (EN)abundant love

The concept that people can have romantic love for more than one person at a time. The syndrome of having too much love to share with just one person. Commonly known as polygamy or non-monogamy.

Turkish (TR)Çoklu aşk

İnsanların aynı anda birden fazla kişiye romantik ilgi duyma durumu. Yalnızca bir kişi için çok fazla ilgi duyma sendromu. Toplum arasında poligami ya da a-monogami olarak bilinir.

Love; Dating

English (EN)sailors elbow

Derived from giving someone the elbow which means to part ways with someone, sailors elbow refers to ending a relationship with a romantic partner.

Turkish (TR)denizci dirseği

Yolları ayırma manasında birine dirseğini vermek, denizci dirseği romantik ilişki içinde olunan kişiyle ilişkiyi bitirme anlamı taşır.

Love; Dating

English (EN)umfriend

1) In dating, a relationship where either one of the two people involved haven't made their coupling known to the public, or who haven't discussed the status of their relationship. 2) A person you have had sex with but not yet defined the relationship. Common ...

Turkish (TR)adsız ilişki

Arkadaşlıklarda, her iki kişinin de topluma durumlarını açıklamadığı veya henüz arkadaşlık statüsünü konuşmadıkları bir ilişki Seks yaptığın ancak henüz ilişkinizi tanımlamadığın kişi Yaygın olarak diğerlerine 'Bu benim ..um..arkadaşım' diye tanıştırılan ...

Love; Dating

English (EN)out of pocket

Being out of touch with accepted social practice or reality in a dating situation. For example, going to a date at the opera in shorts and t-shirt.

Turkish (TR)cebi aşan

Toplum tarafından kabul gören veya gerçek bir görüşme dışındaki etkileşim Örneğin, operadaki bir görüşmeye şort ve tişörtle gitmek

Love; Dating

English (EN)charging

bump an opponent so as to knock off balance or gain control of the ball.

Turkish (TR)charging

Dengesini bozmak veya top kontrolü kazanmasını engellemek için rakibe yapılan darbe

Sports; Basketball

English (EN)high maintenance

Relationships that require the commitment of an excessive amount of time, emotional involvement or financial resources.

Turkish (TR)güçlü ilişki

Aşırı derecede zaman, duygusal bağlılık ve mali kaynak gerektiren ilişki.

Love; Dating

English (EN)peacocking

The flashy clothing and pretentious over-the-top behavior a male person puts on in order to attract female attention.

Turkish (TR)gösterişlilik

Kadınların dikkatini çekebilmek için parlak kıyafetler giyinmek ve olağanüstü davranışlar takınmak

Love; Dating

English (EN)daliance

A casual, inconsequential or brief romantic or sexual relationship, such as a one-night-stand.

Turkish (TR)oynaşma

Tek gecelik ilişki gibi serbest, önemsiz, kısa bir romantizm veya cinsel ilişki

Love; Dating

English (EN)textationship

A relationship that is purely based on SMS messages instead of face-to-face, online or call-based interaction.

Turkish (TR)mesaj ilişkisi

Yüz-yüze görüşme, online veya aramaya dayalı etkileşim yerine tamamen sms mesajlara dayalı olan ilişki

Love; Dating

English (EN)soul mate

In a romantic relationship, a lover who is able to communicate on a high spiritual, emotional and physical level that he/she literally touches your soul. It's someone that is just there for you.

Turkish (TR)ruh ikizi

Romantik bir ilişkide, yüksek seviyede manevi, duygusal, fiziksel ilişki kurabileceğin ve tam olarak ruhuna hitap eden sevgili Yalnızca senin için olduğunu düşündüğün kişi

Love; Dating